TÜM SORULAR

Soru

Ilke U.   04-05-2024   11

Hocam, benim sorum olunun arkasindan konusulmaz denir. Bu gercek midir? Annem vefat ettigi icin bizi buyuten babaannem bize pek iyi davranmadi. Bu konu ile bu yasimiza geldik kardesler cok acilarimiz var. Dolayisi ile bazen hakkinda cok agir cumleler sarfediyoruz. Bu durumda icimizden geldigi gibi konusamazmiyiz? Yardimlariniz icin cok tesekkur ederim.

Yanıtlar

Zeki Çelik.      05-05-2024  

Değerli  Kardeşim !  Allah’ın  selamı  ve  rahmeti  üzerinize  olsun ! 

Özellikle  ülkemizde  ve  toplumumuzda,  sizin  de  dile  getirdiğiniz  gibi,  Peygamberimizin  adına  atfedilen  birçok  değişik  ifadeyle  ele  alınan   uydurma  hadisler  doğrultusunda  yerleştirilmiş  olan  “  ölenin  arkasından  konuşulmayacağı,  ölenin  eleştirilemeyeceği,  bunun  yanı  sıra  varsa  olumlu  davranışlarının  anlatılabileceği  “  şeklinde  yaygın  bir   inanç  bulunmaktadır. Ama  bu  inanç  Kur'anımıza  göre  gerçek  değildir.  Çünkü  ölenin  arkasından  kötü  yönleriyle   konuşulmamasının  gerektiği  yönünde  Kur’anımızda  tek  bir  ayet  dahi  bulunmamaktadır. Siz  de  bu  bağlamda  ölmüş  olan  ama  sağlığında  size  kötülüklerle  davrandığını  dile  getirdiğiniz  Babaanneniz  hakkında  zaman  zaman  onun  olumsuz  yönlerini,  kötü  davranışlarını,  kardeşler  arasında  günaha  girmemek  adına  rahatlıkla  konuşularak  yad  edilebilmesi  üzerine  çok  ilginç  bir  soru  yöneltmişsiniz.

Değerli  Kardeşim !  Belli  ki  anlatımlarınızdan,  annenizi  kaybetmiş  olmanın  üzüntülerinin,  sıkıntılarının  ve   eksikliğinin  ardından  babaanneniz  tarafından  büyütülmeniz  esnasında   maruz  bırakıldığınız  iyi  olmayan,  sizi  üzen  davranışlardan  oldukça   olumsuz  yönde  etkilenmiş  olduğunuz  anlaşılmaktadır. Tabii  biz  burada  babaannenizin  o  dönemde  içinde  bulunduğu  ekonomik  ve  sosyal  koşulları,  olanakları,  o  davranışların  nedenlerini,  içinde  bulunduğu  psikolojiyi   bilemediğimiz  için  onu  yargılayamayız.  Aslında  artık  ölmüş  olduğu  için  siz  de  yargılayamazsınız. Çünkü  artık  o  gerçekten  Ahiret  hesabı  olarak  ama  iyi,  ama  olumsuz  davranışlarından  dolayı  şaşmaz  terazide  Rabbimizin  katında  yargılanacaktır. Necm  Sûresinin  38 – 41.  ayetlerinde “  Gerçek  şu  ki,  hiç  bir  günahkâr,  bir  başka  günahkârın  günahını  çekmez.  39  :  Gerçek  şu  ki,  insan  için  çalışıp  didindiğinden  başka  şey  yoktur.  40  :  Ve  onun  çalışıp  didinmesi  yakında  görülecektir.  41  :  Sonra  karşılığı  kendisine  hiç  eksiksiz  verilecektir. “  ifadelerinde  gördüğümüz  gibi  insanlar,  bu  dünyada  da,  Ahiret  hesaplaşmasında  da  yaptıkları  olumlu  veya  olumsuz  çabaları,  davranışları,  doğru  yanlış  atmış  oldukları  adımları  ölçüsünde  karşılık  bulacaklardır.

Ölen  kimsenin  arkasından  konuşulması  Kur’anımız  açısından  suç  da,  günah  da  değildir  ama,  belki  de  deşarj  olmak  veya  o  davranışlardan  ibret  alarak  o  tür  davranışlardan  uzak  durulabilmesi  açısından  sizin  için  yararlı  da  olabilir. Annenizin  vefat  etmesi  üzerine  size  babaanneniz  bakmış  ve  iyisiyle,  kötüsüyle  o  büyütmüş.  Belki  de  bardağın  dolu  tarafından,  sizi  sokağa  bırakmamış  olduğundan  dolayı  olayların  akışına   bu  yönüyle  de  bakabilirsiniz. Ama  bilinmelidir  ki  size  yapıldığını  belirttiğiniz  olumsuz  davranışlardan  dolayı  doğrudan  doğruya   Allah  katında  elde  edebileceğiniz  ama  insanlarımız  tarafından  yanlış  bilindiği  halde  “  kul  hakkı  “  diye  bir  hak  dinimizde  yoktur. Çünkü  bir  kimsenin  işlediği  bütün  yanlışlıkların,  olumsuz  davranışların,  yapılan  zalimliklerin  tamamı,  Allah’ın  koymuş  olduğu  yasaklara  karşı  işlenmiş  olan  suçlardır  ve  günahlardır.  Cezasını  da  Ahiret  günündeki  hesaplaşmasında  sadece  Rabbimiz  verecektir  veya  Rahmeti  gereği  bağışlayacaktır.

Haa !  Siz  maruz  kaldığınız  travmadan,  zulümden  hiç  mi  olumlu  yönde  bir  karşılık  bulmayacaksınız !  Elbette  ki   gösterdiğiniz  sabırdan,  çektiğiniz  sıkıntıdan,  verdiğiniz  mücadeleden  dolayı  bu  dünyada  da,  Ahiret  dünyasında  da  mutlaka  sizin  lehinize  gelişecek  iyiliklerle,  önünüze  çıkartılacak  vesilelerle  karşılaşacaksınızdır.  İnsanlarca  atılan  adımlar,  seçilen  yollar  nedeniyle  Allah’ın  algoritması  hiç  şaşmaz.  Kur’anda  özellikle  ölenler  arkasından  değil  de ; 

HÜCURAT  11  :  Ey  iman  etmiş  kimseler !.....Kadınlar  da  başka  kadınları  alaya  almasın.  Belki  de  alay  ettikleri  kadınlar,  kendilerinden  daha  hayırlıdır….. İmandan  sonra  hak  yoldan  çıkış  ile  aldanmak  ne  kötü  şeydir.  Ve  kim  hatadan  dönmezse,  işte  onlar  yanlış /  kendi  zararlarına  iş  yapanların  ta  kendileridir.

HÜCURAT  12  :  Ey  iman  etmiş  kimseler !  Zannın  bir  çoğundan  sakının.  Şüphesiz  zannın  bir  kısmı  günahtır. Birbirinizin  kusurunu  araştırmayın.  Bir  bölümünüz  bir  bölümünüzün  gıybetini  yapmasın /  Onun  yokluğunda  ileri  geri  konuşmasın…

Uyarılarında  gördüğümüz  gibi  bilakis  yaşamakta  olanların  arkasından,  birçok  ayette  olduğu  gibi  Hümeze  Sûresinin  1.  ayetinde   de  “   Veylül  li  külli  hümeze  " (  Arkadan  çekiştirenlerin…..  hepsinin  vay  haline !  )  ifadesiyle  çekiştirme,  arkadan  konuşma,  alaya  alma,  dedikodusunun  yapılması  gibi  hoş  olmayan  ve  yasaklanmış  olan  davranışlara  uyarıya,  önemle  yer  verilmektedir. Ayetin  orijinalinde  yer  alan  “  veyl  “  sözcüğü,   Allah'ın  ayetlerine   inançsız  insanların  ortaya  koyduğu  kötü  davranışın  çirkinliğine  karşı,  hiç  kimsenin  bilmediği,  bilemeyeceği,  ancak  Allah’ın  bilebileceği  cezanın  ölçüsü  anlamına  gelmektedir.  Ayette  de  gıybet  eden,  yüz  yüze  iken  ayıplayıp  alay  eden,  dil  ile  arkadan  çekiştiren  kötü  davranışlar  da  hümeze  sözcüğü  ile  ifade  edilmektedir. Bunların  hepsi  de  İnsanların  kusurlarını  ortaya  çıkarma,  onları  sıkıntıya  sokma,  aşağılama  amaçlarına  yönelik  çirkin  ve  Kur’anda  onaylanmayan   davranışlarıdır. Öte  yandan  hangi  konumda,  hangi  zeminde,  kim  tarafından  yapılmış  olursa  olsun  zalimliklerin  sahibi  zalimler  ise,  çok  ayrıntıyı  kapsadığından  dolayı  bu  zeminde  yer  veremeyeceğimiz  için,  ortak  koşan  müşrikler,  Allah'ın  ayetlerini  inkâr  eden  kâfirlerle  birlikte  aynı  ölçüde  Rabbimiz  tarafından  düşman  olarak  ilân  edilmektedir.

Değerli  Kardeşim !  Kur’anımızda  20  civarında  ayette  “  Ölenlerin,  kabirde  yatanların  artık  bu  dünyadan  hiç  bir  şeyi  duymayacağı “ belirtilmektedir.  Dolayısıyla  babaanneniz  sizin  konuşmalarınızı  asla  duymaz.  Siz  o  eski  günlerdeki  acılarınızı  içinizden  geldiği  gibi  konuşabilirsiniz  ama,  konuşmakla  sadece  kendi  ruhsal  yapınızı  olumsuz  olarak  etkileyebilirsiniz.  O’nun  amel  defteri  de  zaten  kapanmıştır. Bütün  yönleriyle  onu  Allah’a  bırakacaksınız. Sizler  o  çektiğinizi  dile  getirdiğiniz  acıları,  sıkıntıları  artık  hatırlamaktan  ve  size  bundan  sonra  somut  bir  yarar  getirmeyecek  olan,  konuşulmasının  günah  olmamasına  rağmen  kendi  ruh  sağlığınız  açısından  geride  bıraksanız,  yarınlarınıza  umutla  ve  pozitif  olarak  bakarak  önünüzdeki  hayatınıza  sarılsanız  önerimiz,  sizin  şu  andaki  eğitim  durumunuzu,  konumunuzu,  meşgul  olduğunuz  işinizi  gücünüzü,  hayat  koşullarınızı  tam  olarak  bilemediğimiz  için  nasıl  karşılık  bulur  tabii  ki  bilemeyiz.  Ama  Rabbimizden  dileriz  ki,  Allah’ın  selamı,  rahmeti  ve  hayattan  beklediğiniz  bütün   güzellikler  sizinle   olsun !...

Yanıtla yada Konuyla ilgili Soru Sor



SEN DE SOR
SORU SOR
Son Sorular
TAKİP ET